Retinol nedir?
Retinol, A vitaminin farklı bir formudur. Hücre yenileme özelliğine sahip, kimyasal bir bileşen olan bu vitamin, cilt sağlığını iyileştirmektedir. Doğal olarak bulunabilen retinol; süt ürünü, yumurta gibi besinlerin içerisinde yer almaktadır. Son zamanlarda daha da popüler hale gelen bu ürün, reçetesiz olarak alınabilmektedir. Ayrıca, krem ya da serum olarak da satılan retinol, daha çok serum haline üretilmektedir.
Topikal olarak kullanılan bu vitamin, cildin orta tabakasına ulaşmaktadır. Anti-aging ürünlerin birçoğunda bulunan retinol, serbest radikaller ile tepkimeye girmektedir. Bu sayede, radikallerin ciltte oluşturduğu tahribatı engellemektedir. Ciltte bulunan kolajen ve elastin proteinlerini güçlendiren bu vitamin, aynı zamanda gözenekleri de küçültmektedir. Kırışıklıkları dolduran ve bölgenin daha dolgun bir görünüm kazanmasını sağlayan retinol, cildi gerginleştirmektedir. Peki, retinol hangi yaşta kullanılmaya başlanmalı? Retinol hangi asitlerle birlikte kullanılmaz?
Retinol hangi yaşta kullanılmaya başlanmalı?
Birden fazla cilt problemi üzerinde etkisini gösteren retinol, pek çok kişi tarafından tercih edilmektedir. Ancak, reçetesiz olarak alınabilen retinol dikkatli bir şekilde kullanılmalıdır. Oldukça faydalı olan bu vitaminin doğru zamanda kullanılmaması istenmeyen sonuçlara yol açabilir. Bundan dolayı, uygun yaş aralıklarında kullanmaya başlamak önemlidir. O zaman, “retinol hangi yaşta kullanılmaya başlanmalı?” sorusu merak edilmektedir.
Retinol kullanımına erken başlamak yaşlanma belirtilerini geciktirebilir. Fakat, cilt gelişimi devam ederken vitaminin kullanılması istenmeyen sonuçlara neden olabilir. Özellikle 20’li yaşlardan önce devam eden cilt gelişimi, retinol kullanımından olumsuz etkilenebilir. Bundan dolayı, erken yaşlarda kullanılması pek tavsiye edilmemektedir.
Retinol, kırışıklık önleme gibi özellikleriyle ön plana çıktığı için hemen kullanılmak istenebilir. Bu vitaminin kullanımına ise genellikle 35 yaşından sonra başlanılmaktadır. İhtiyaç duyulması durumunda, 20’li yaşlarda kullanımına başlanması da doğru kabul edilmektedir. Akne, leke gibi sorunlara karşı etkili çözüm sunan retinol, genç yaştaki bireylerin daha fazla kullanmasını sağlamaktadır.
Retinol hangi asitlerle birlikte kullanılmaz?
Retinolün reçetesiz olarak alınması kullanımında birçok kişiyi yanıltabilir. Özellikle bazı asitlerler birlikte kullanılması istenmeyen sonuçları ortaya çıkartabilir. Peki, retinol hangi asitlerle birlikte kullanılmaz?
Retinol, AHA ve BHA gibi asitlerin cilt yenileme özelliğine göre farklı bir etki mekanizmasına sahiptir. Asitler genellikle cildin üst tabakasına etki ederken, retinol cildin orta tabakasına da etki etmektedir. Bir asit türevi olmayan bu vitaminin, asitlerle birlikte kullanılması önerilmemektedir. Aktif bir bileşen olması sayesinde asitlerle birlikte kullanılması zararlı olabilir.
Retinol; C vitamini, salisilik asit, glikolik asit gibi bileşenlerle birlikte kullanılmamalıdır. Farklı zamanlarda kullanılması gereken bu içeriklerin birbirinden farklı görevleri bulunmaktadır. Retinol ile birlikte kullanılan bileşenler de bulunmaktadır. Örnek vermek gerekirse, hyoluranik asit ile retinolün birlikte kullanılması ciltte yaşanan kuruluğa iyi gelebilir. Ayrıca, niasinamid ile birlikte kullanılması etkisini arttırabilir.
Retinolün; egzama, roza gibi cilt hastalıklarında kullanılmaması önerilmektedir. Hassas ciltlerde herhangi bir sorunun yaşanmaması için mutlaka bir doktora danışılması gerekmektedir.